
İşverenim tazminat ödememek için 11 ay 14 gün çalıştıktan sonra işime son verdi. Hiçbir şekilde tazminat almam mümkün değil mi?
Durumunuza bağlı olarak birden fazla yol izlemeniz mümkün olabilir. Öncelikle işyerinde 1 yıl çalışma süresini tamamlamadığınız için kıdem tazminatına hak kazanmanız söz konusu olmayacaktır. Ancak kıdem süresi 6 aydan 1,5 yıla kadar olan çalışanların iş sözleşmesinin feshinde işveren tarafından kendisine 4 haftalık ihbar öneli tanınmalıdır. Bu durumda iş sözleşmesi bildirimin yapıldığı tarihten başlayarak 4 hafta feshedilmiş sayılacaktır. Şayet işveren size bildirim süresi tanıyarak iş sözleşmesini feshetmişse, 4 haftalık sürenin 11 ay 14 günlük hizmet süresine eklenmesi ile 1 yıllık çalışma süresi aşılacağından kıdem tazminatına hak kazanmanız mümkün olacaktır. Ancak işveren ihbar süresine ait ücreti peşin olarak ödemişse bu süre kıdemden sayılmayacağı için kıdem tazminatına hak kazanmanız mümkün olmayacaktır. Öte yandan iş güvencesi kapsamında çalışan bir kişiyseniz işe iade davası açmanız mümkündür. Eğer iş güvencesi kapsamında çalışmıyorsanız bu durumda da dava yolu ile kötü niyet tazminatı talep etmeniz mümkün olabilir.
Daha detaylı bilgi almak ve durumunuzu değerlendirmek için uzman avukatlarımız ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.
Ücretim asgari ücret üzerinden gösteriliyor ve kalan kısmı elden alıyorum. Bu durumun ileride alacağım tazminatı etkilememesi için ne yapabilirim?
Çalışanlara elden ödeme yapılmasının işveren açısından farklı kanunlardan kaynaklanan yaptırımları bulunmaktadır. Ancak günümüzde maaşın düşük gösterilerek elden ödeme yapılması durumu birçok davada da karşımıza çıkmaktadır. Kural olarak ücretin ödendiğinin ispat yükü işveren üzerindedir ve bu durum yazılı olarak ispat edilmelidir. Uygulamada ispat için kullanılan belgelerin başında işçi tarafından imzalanmış ücret bordroları ve banka dekontları gelmektedir. Ancak Yargıtay içtihatları incelediğinde işçinin elden maaş ödemesi aldığını ispat etmesinin mümkün olduğu da görülmektedir. Bunun için ilk olarak düşük maaş ödemesi yapıldığını ispatlar nitelikte olan ücret bordrolarının işçi tarafından imzalanmaması tavsiye edilir. Ayrıca aynı işyerinde, aynı dönemlerde çalışmış tanıkların ifadeleri de ispat açısından oldukça önem arz etmektedir. Bir başka önemli husus ise işçinin yaptığı işin niteliğidir. Keza nitelikli ve deneyim gerektiren bir iş yapan bir işçinin asgari ücretle çalışması hayatın olağan akışına uygun görülmemekte ve böylesi durumlarda ilgili sendika veya kurumlardan emsal ücret yazıları da talep edilmektedir. Son olarak banka kredilerine başvurulurken işveren tarafından verilen gerçek maaşını gösteren belgeler, işyeri onaylı listeler ve evraklar da elden maaş ödemesi yapıldığının ispatında kullanılabilir.
Daha detaylı bilgi almak ve durumunuzu değerlendirmek için uzman avukatlarımız ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.
Patronum 2020 başında işler kötü diyerek, 2021’de de salgın nedeniyle maaşlarımıza zam yapmadı. Bu durumda işten ayrılsam tazminat alabilir miyim?
İş Kanunu’nda işveren açısından, işçilerin aldıkları ücretlere zam yapma zorunluluğu düzenlenmemiştir. Dolayısıyla maaş zammı yapılmaması işçi açısında haklı bir fesih nedeni teşkil etmez. Öte yandan işçi ile işveren arasında yapılan iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinde işçilerin ücretlerine zam yapılması ile ilgili bir düzenleme bulunuyorsa iş sözleşmesinde düzenlenen şartlara uyulmadığı gerekçesi ile işçinin haklı nedenle fesih imkanı söz konusu olabilir. Ayrıca Yargıtay’ın da işçinin aynı ücretle uzun süre çalışmaya zorlanmasının enflasyon sebebiyle işçinin hayat standardını düşüreceği ve emsali olan bir işçinin altında bir ücretle çalışmak durumunda kalacağı belirtilerek bu durumun işçiye haklı fesih imkanı vereceği yönünde kararları bulunmaktadır. Daha detaylı bilgi almak ve durumunuzu değerlendirmek için uzman avukatlarımız ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.